8 Şubat 2016 Pazartesi

Toskana lezzet yolculuğu

Toskana restoranları konuklarını zengin lezzetlerden oluşan bir sofraya davet ediyor.

Bir şehir düşünün adeta taştan oyulmuş ve neredeyse tek bir ağaç bir yeşillik olmadığı halde büyüleyici; şehrin kendisi bir sanat eseri, sanki bir açıkhava müzesi. Dante’nin Michelangelo’nun, Da Vinci’nin şehri burası. İşte bu yüzden bu küçücük şehri görmek için dünyanın dört bir yanından milyonlar Floransa’ya akın ediyor.

Via del Proconsolo boyunca kısa bir yürüyüşün ardından Floransa’nın simgelerinden Santa Maria dei Fiori nam-ı diğer Duomo’su tüm görkemiyle karşımda yükseliyor. Dahi mimar Arnolfo di Cambio’nun tasarımı; çiçeklerin Azize Meryemi anlamına gelen bu katedral taş yerine duygularla yapılmış gotik bir şaheser.

Öğlen olunca yöresel lezzetler tatmak için kısa bir mola veriyorum. Sakatat ağırlıklı Toskana mutfağın vazgeçilmezleri işkembe, kuzu beyni gibi yemekler, sakatat sevmeyenler için Floransa usulü bifteği emrinize amade. Ünü tüm dünyaya yayılmış Toskana’nın Chianti’lerle yemeği bir lezzet senfonisine dönüştürmek için biçilmiş kaftan. Floransa usulü bifteği akşama bırakmak istiyorum.
İlk durağım kentin ünlü sakatatçısı Da Vinattieri. Floransa’nın arka sokaklarına gizlenmiş bu küçücük mekân birbirinden leziz trippalar, lampredottolar yapıyor. Ekmek arası bir lampredotto yanına da bir chianti alıyorum. Kuzu işkembesi lampredotto ağızda eriyor.  Bu başlangıcın ardından Da Vinattieri’nın birkaç sokak ilerisindeki Le Mossacce’a  uğruyorum.
Doksan yıllık bir restoran burası. Restorandakilerin çoğu turist değil, kentin yerlileri. Doğru bir yerde olduğumu düşürürken sipariş ettiğim osso buccoyu tadınca yanıldığımı anlıyorum. Osso bucco San Gimignano’da yediğime hiç benzemiyor, et uzun sure kısık ateşte pişmemiş ve sosa böylelikle kemiğinin lezzeti geçmemiş ayrıca domates sosu fazla kaçmış, tarihi olmasına karşın pek te tarihine saygılı bir restoran değil Le Mossacce.
Aksam Montecani’deki konakladığım otele varınca, güzel bir Floransa usulü biftek yiyebileceğim bir mekân arıyorum, otelin resepsiyonundaki görevli Da Lorenzo’nun bu işin ehli olduğunu söyleyince oraya doğru yola koyuluyorum alıyorum ama mekan kapalı.
 
Şansım yaver gidiyor,  iki yaşlı Toskanalı kadının yemekler yaptığı bir restoran keşfediyorum.  Bistro del Corso’da odun ateşinde pizza ve biftek yapıyorlar, burada kendimi bir restoran müşterisinden çok, bir İtalya’nın evinde bir misafir gibi hissediyorum, ortam sıcak, fiyatlar makul 1 kg biftek 35 euro, yarım kiloluk bir bifteğin yanına bir chianti classico ısmarlıyorum, mükemmel bir birliktelik oluyor.

 
Da Vinattieri: Via Santa Margherita 4, Floransa

Le Mossacce: Via del Proconsolo 55, Floransa

Bistro del Corso: Corso del Roma 61,  Montecatini

Hiç yorum yok: